Ellerimiz günlük hayatta etrafımızla her cins ilişkiyi kurduğumuz ve bu nedenle bakteriye en açık organımızdır. Konutta, yolda, işte, okulda; her anımızda ellerimizi kullanırız. Bu da umuma açık her noktada, pek çok şahısla tıpkı anda temas manasına gelir. Bunlara ek olarak yeniden ortak olarak kullanılan ulaşım araçları, ortak telefon kullanımı, para alışverişi vb. nedenlerle ne kadar dikkat edersek edelim, ellerimiz bakteri yuvası haline gelir. Bu manada şahsî hijyeni sağlamak, birebir vakitte hastalıklardan korunmak için alabileceğimiz en tesirli formüllerden biri tertipli olarak ellerimizi yıkamaktır.
Ellerimizi kullandıktan sonra tıpkı vakitte yüzümüze, kendi eşyalalarımıza da dokunarak bakterilerin daha fazla yere yayılmasına neden oluruz. İşte bu nedenle sistemli olarak ellerimizi yıkamalı, ellerimizi yıkamadan yüzümüze, gözlerimize, besinlere dokunmamalı, mümkünse umuma açık tuvaletlerden de hem evvel hem de sonra ellerimizi yıkamalıyız.
El hijyenini sağlamak için en tesirli usul su ve sabun kullanmaktır. Su ve sabun bulamadığımız durumlarda; seyahatte, hastanede, okulda sıvı el dezenfektanlarından yararlanabiliriz lakin bu dezenfektanlarda belirli bir oranda bulunan alkol kâfi el hijyenini sağlamaya yetmeyebilir. Zira içindeki alkolün en az yüzde 60 oranında olması gerekir. Bu nedenle mümkün olduğunca su ve sabunla yıkamaya uğraş etmemiz, el yıkama sürecini 30 saniyenin altında tutmamamız gerekir.
Elleri hakikat bir biçimde yıkamanın 8 adımı
- Sıvı, katı yahut köpük sabunu almadan evvel ellerinizi yeterlice ıslatın
- Akabinde sabunu ıslatarak ellerinizle ovalayarak köpürtün
- Evvel ellerinizin ardını sabunlayın
- Akabinde parmaklarınızın ortalarını ovalayarak sabunlayın
- Sonra parmaklarınızın üst kısmını ovalayın
- Akabinde baş parmaklarınızı ovalayın
- Son olarak avuç içlerinizi güzelce ovaladıktan sonra
- Ellerinizi bol su ile durulayın
Durularken az evvel yaptığınız süreçleri tekrarlayabilirsiniz. Yıkama sürecinin akabinde ellerinizi pak havluyla yahut kağıt bir peçete ile kurulamayı unutmayın.
El yıkamak bizi mikroplardan ve enfeksiyonlardan müdafaanın en tesirli ve ucuz yoludur. Bu sayede bilhassa kış aylarında yaygın bir biçimde görülen soğuk algınlığı, grip üzere hastalıklardan kendimizi korur, enfeksiyon hastalıklarına karşı da daha güçlü hale geliriz.
Nizamlı olarak el yıkama alışkanlığı kazanmış bir ailede çocuklar da tıpkı alışkanlığı devam ettirir. Bu sayede çocuklarımıza da el yıkama alışkanlığı kazandırmak daha kolay hale gelir. Zira çocuklar hayatı ve günlük alışkanlıkları büyüklerini taklit ederek öğrenirler. Meskene geldiğinde, tuvaletten çabucak sonra, yemek hazırlamadan çabucak evvel ebeveynlerinin sistemli olarak ellerini yıkadığını gören bir çocuk, el yıkamanın kıymetli olduğunu görür, ebeveynlerinin yardımı ile gerçek el yıkamayı öğrenerek bunu tüm hayatı boyunca bir alışkanlık haline getirir.
Elleri daha evvel yıkamalıyız:
- Yemek hazırlamadan ve yemeden çabucak evvel
- Rastgele bir yaraya dokunmadan ya da ilaç kullanmadan evvel
- Bir hasta bakımından evvel
- Lens kullanan şahıslar için lens takma yahut çıkarma süreçlerinden evvel
- Dışarıda olup ortak bir tuvaleti kullanmadan evvel de ellerin yıkanması yanlışsız olur.
Ellerimizi sonrasında çabucak yıkamalıyız:
- Yemek hazırlayıp yedikten sonra
- Özellile çiğ et ve et eserleri tükettikten sonra
- Tuvaletten sonra
- Bebek bezi değiştirdikten sonra
- Evcil hayvanlarımızın bakımını yaptıktan ve eşyalarına dokunduktan sonra,
- Bir sokak hayvanına dokunduktan sonra
- Hapşırıp öksürdükten sonra
- Enfekte olmuş bir yaraya dokunmak zorunda kalırsak ve hasta birine temasın akabinde
- Çöpü attıktan sonra
- Kimyasal paklık materyalleri kullandıktan çabucak sonra
- Tokalaşma akabinde
- Para alışverişlerinden sonra
Bir yanıt bırakın