Diyarbakır’ın Bağlar ilçesi Muradiye Mahallesi’nde iki periyottur misyon yapan, kentin tek bayan muhtarı Dilek Demir (49), dilek-şikayet kutusuna atılan ihbar mektupları sayesinde 40 kız çocuğunu erken yaşta evlenmekten kurtardı.
Bağlar ilçesi Muradiye Mahallesi’nin iki periyottur muhtarlığını yürüten 4 çocuk annesi Dilek Demir, vazifeye gelince muhtarlığın duvarına dilek-şikayet kutusu astı. 14 yaşında okuldan alınarak, zorla evlendirilen Demir, kendisi üzere evlendirilmeye çalışılan ya da öbür sorunu olup da lisana getirmeye çekinenler için astığı kutuya gelen ihbar mektuplarıyla bugüne kadar 40 kız çocuğunu erken yaşta gelin olmaktan kurtardı.
Kendisi de küçük yaşta evlendirilen Demir, “14 yaşında önlüğüm üzerimden soyuldu, gelinlik giydirildi ve çocuk gelin oldum. Babam beni şiddetle, döverek, zorla evlendirdi. Şikayet kutusuyla 40 genç kızımızın hayatını uçurumdan kurtardık” dedi.
“KIZ ÇOCUKLARI İÇİN YEMİN ETTİM”
14 yaşında okuldan alınıp evlendirildiğini, 17 yıl evvel de eşinden ayrılan Demir, şöyle konuştu:
“Önlüğüm üzerimden soyuldu, gelinlik giydirildi ve ben çocuk gelin oldum. Babam beni şiddetle, döverek, zorla evlendirdi. Karşıydım, okuyup polis olmak istiyordum ve içimde uhde kaldı. Liseyi bitirdim, artık üniversite imtihanlarına hazırlanıyorum. Mahallemi çok seviyorum. Hizmeti çok seviyorum. Hizmet etmeyi bir anne misyonu üzere düşünüyorum. Bu 8 yılda 650’yi aşkın bireye bir biçimde maaş bağlattık. Bu insanlara köprü oluyoruz, vesile oluyoruz. Okuldan alındığım için bir okuma aşkı içimde kaldı ve artık hiçbir insanın, hiçbir kız çocuğunun bilhassa okuldan alınmaması için yemin ettim. Şu anda gücüm kendi mahalleme yetiyor. Elimden geldiği kadar diğer taraflara da yardımcı olmaya çalışıyorum.”
“ANAHTARI HER VAKİT BENDEDİR”
Seçimi kazandıktan sonra ‘Dilek anneler çoğalmasın’ diyerek harekete geçtiğini belirten Dilek Demir, şunları söz etti:
“Okuldan alınan genç kızlar mağdur olmasın, erken evlendirilmesin diye yahut öbür şikayetleri olup da yanıma gelmeye çekinenler için dilek-şikayet kutusu yaptırdım. Onun anahtarı her vakit bendedir. Ben açarım, ben kapatırım. Birinci yıllarımda çekiniyorlardı lakin artık artık yanıma geliyorlar. Bu kutuyla 40 genç kızımızın hayatını uçurumdan kurtardık. Şu anda birçok okulunu bitirmiş, birçok meslek sahibi. Sahiden bu kutunun çok yararı oldu. Bunu gördük, 40’a yakın kız çocuğunu evlilik masasından çevirdik. Bu sayı yalnızca kendi mahallemde gerçekleşenler. Alışılmış ki tek başına hiçbir şey olmaz. Gittiğimiz tüm mercilerin yardımlarıyla oldu bunlar. Kapıma gelenin ya ilacı yoktur ya bezi yoktur ya çocuğunun maması yoktur ya aşı yoktur ya da işi yoktur. Gücüm yettiği kadar yapıyorum. Natürel ki bir muhtarım sonuçta. Yanıma geldikleri vakit ıstırapları büsbütün hallolmuş gözüyle bakıyorlar.”
Bir yanıt bırakın