Yüze yapılan medikal estetiklerde en kıymetli bahis tabirin bozulmaması. Bu nedenle estetik trendlerini takip ederken uygulamanın şuurlu ellerde yapılması çok kıymetli. Vaktinde yapılacak uygulamalar ve küçük dokunuşlarla kendimizin en güzel haline ulaşmanın bir hayal olmadığını belirten Dermatoloji Uzmanı Dr. Ayşegül Saltat, “Hepimiz biliyoruz ki, bilhassa ahenk sağladığımız kent hayatı ve kentli bayan olma algısı hoşluğa bakış açımızı kıymetli ölçüde değiştirdi. Hepimiz her şartta kendimizin en yeterli halinde olmayı çok önemsiyoruz. İşte bu noktada karşımıza medikal estetikteki yeni trendler çıkıyor” dedi.
Kaideler ne olursa olsun, aynaya baktığımızda kendimizi güzel hissetmemiz çok değerli. Hepimiz, gördüğümüz yansımanın o an hissettiğimiz hisleri tam manasıyla söz etmesini istiyoruz. Çok enerjik ya da keyifli hissettiğimiz bir anda yorgun ve mutsuz bir tabir ile karşılaşıyorsak işte o vakit içsel bir çatışmaya hapsoluyoruz ve aklımıza o soru geliyor, “Kendimin en güzel halinde görünmek için ne yapmalıyım?”
“Kendimin en yeterli halinde görünmek için ne yapmalıyım?” sorusunun cevabının duygusal gereksinimlerimize odaklanmaktan geçtiğini belirten Dr. Ayşegül Saltat, “Medikal estetik uygulamalarında yeni trend duygusal muhtaçlıkları belirlemek. Tüm dünyada kabul gören hoşluğun kodları yaklaşımı da duygusal beklentileri merkeze alarak kişiyi kendisinin en düzgün haline ulaştırmaya odaklanıyor” dedi.
Hoşluğun kodları ile yüzün duygusal mimarisi oluşturuluyor
Dr. Ayşegül Saltat, Hoşluğun Kodları ile yüzün 7 noktaya ayrıldığını ve makul kısımlara yapılan uygulamalarla yüzün mimarisinin oluşturulduğunu belirterek, “Kişiye özel olarak ve kişinin duygusal muhtaçlıklarını göz önünde bulundurarak uygulanan bu yaklaşım; çene, çene çizgisi, alın, kaş ve dudaklar olmak üzere tüm yüzü kapsayarak medikal estetiğin kullanım formunu geliştiriyor” diye konuştu.
Alt yüz ve çene sınırı, yüzün genel tabirini değiştiriyor
Bayanların medikal estetik kararında önceliklerinin başında nasıl hissediyorsa o denli görünmek olduğunun altını çizen Saltat, “Kendimizde mutlu olmadığımız ögelerin ruhsal temeline indiğimizde sonuçlar daha şad edici hale geliyor. Bilhassa alt yüz ve çene sınırı bölgesindeki yeni trendler yüzün bütünüyle ve tabiriyle çok bağlı. Bu nedenle medikal estetik kararında yüze bir bütün olarak bakılmalı” dedi.
Ön çenenin, art çene köşesindeki açının ve ikisini birbirine bağlayan çizginin güzelleştirilmesiyle daha net ve keskin bir kontur elde edilebildiğine dikkat çeken Saltat, bu bölgeye yapılan müdahaleler ile gıdı görünümünün azaltılabildiğine, çene çizgisindeki yaşa bağlı sarkmaların ortadan kaldırılabildiğine ve yüzün alt bölgesinin belirginleşmesi sayesinde daha ince ve genç bir görünüm yakalanabildiğini belirtti.
Bir yanıt bırakın