Bağışıklık sistemi zayıf şahıslarda, şeker hastalarında ve çocuklarda sıklıkla rastlanan siğiller, bulaşıcı bir virüs hastalığı olarak biliniyor. Toplumda ekseriyetle kanserle anılan HPV’nin siğile neden olduğunu belirten Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Yüksel Aydın, “Siğiller vakit zaman rahim ağzı kanseri üzere makus huylu oluşumlara da neden olabilir. Lakin bu, HPV kaynaklı her siğilin kanser oluşturacağı manasına gelmez” dedi.
Dünya Sıhhat Örgütü datalarına nazaran her 10 bireyden 1’inde rastlandığı kestirim edilen Human Papilloma virüsü (HPV), her yaştan beşerde oluşabilen siğillerin en önemli nedeni olarak biliniyor. Bağışıklık sistemi zayıf şahıslarda, şeker hastalarında ve çocuklarda siğil oluşumuna sıkça rastlandığını söyleyen Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Yüksel Aydın, “Toplumda ekseriyetle kanserle anılan HPV, aslında siğil oluşumuna neden olan bulaşıcı bir virüs. Çoklukla düzgün huylu oluşumlar olarak karşımıza çıkan ve bedenin her bölgesinde görülebilen siğiller, vakit zaman rahim ağzı kanseri üzere makûs huylu oluşumlara da neden olabilir. Lakin bu, HPV kaynaklı her siğilin kanser oluşturacağı manasına gelmez” dedi.
Genital bölgedeki siğillerin bulaşma riski yüksek
Belirtilerin siğilin oluştuğu bölgeye nazaran değişiklik gösterdiğine dikkat çeken Op. Dr. Yüksel Aydın, siğilleri şu biçimde açıkladı:
Siğillerin yapıları
- “Bazı siğiller et benine misal, küçüktür, renk değişikliği gösterirler.
- Kimileri daha büyük ve cilt renginde olabilirler.
- Kimi siğillerde rastgele bir ağrı yahut acı hissedilmezken, kimisinde durum tam zıddı olabilir.
- Ağızda ve genital bölgede meydana gelen siğillerde ise kanamalar görülebilir.
- Çoklukla bulaşıcı formda olan siğillerde deri teması ise en temel risk faktörüdür.
- El ve ayaklardaki siğillerin bulaşma riski daha azken bilhassa genital bölge siğillerinde risk çok fazladır.
- Genital bölge ve makat siğilleri kesinlikle uzman hekim tarafından denetim edilmeli ve vakit kaybedilmeden tedaviye başlanmalıdır”
Radyofrekans formülüyle siğillerden 5 dakika içinde kurtulmak mümkün
Op. Dr. Yüksel Aydın, toplumda siğil tedavisine yönelik pek çok yanlış kanının bulunduğuna da değindi.
İncir sütü, Aloe Vera ve elma sirkesi üzere kulaktan dolma prosedürlerden uzak durulması konusunda uyaran Op. Dr. Aydın, “Hiçbir bilimsel desteği olmayan metotlar, mevcut tabloyu daha makus bir noktaya taşıyarak tedaviyi zorlaştırabiliyor. Halbuki siğillerden kurtulmak günümüzde çağdaş tedavi yollarıyla 5 dakika üzere kısa bir müddette mümkün. Siğil tedavisinde uzun yıllardır önerilen ve en başarılı tedavi tekniklerinden olan radyofrekans sistemi bunlardan biri.
Siğillerin radyofrekans ile pak cilde kadar yakılarak temizlenmesi olarak tanımlayabileceğimiz bu süreçle, hem cilt yüzeyindeki hem de makat içi üzere bölgelerdeki tüm siğiller tedavi edilebiliyor. Sıvı nitrojen gazıyla siğil üzerine dondurma sürecinin yapıldığı kriyoterapi, derinin kalın olduğu ayak tabanı üzere bölgelere uygulanan lazer tekniği ve ilaç tedavileri de başvurduğumuz öteki yollar ortasında yer alıyor” dedi.
Bir yanıt bırakın